Bütün yıl sadece o bir günü bekledi... Tüm biriktirdikleri bir anda akacaktı. Dağılacaktı duyguları, hissizleşecekti. İsyanı dolup taşmıştı. Neredeydi kırmızı yağan? Neden yağmıyordu ve bekletiyordu onu? Sadece bir gün, bir gün... Bir gün yetecek miydi içindeki nefreti akıtmaya...
Hatırladı o bir günü... Ellerine baktı. Kırmızı, kırmızı, kırmızı...
Yağmura karışacaktı kırmızılar, işlediği günahlar... Gök yarıldı. Günah kovucular birer birer düştü alnına. Damlalar gözlerinde ve ellerindeydi artık. Kırmızı akıyordu. Kırmızı ağlıyordu...İçindeki kırmızı yağmura karıştı, aktı...Durdu, düşündü,o günü hatırladı. Tanıdık bir koku sardı çevresini. Bu kokudan kurtulmak istiyordu. Derisini kazıyıp arınmak, bedeninden sıyrılmak... Leş koktu ortalık şimdi. Vicdanı çürümüş bedenini ele geçirmişti. Kırmızıydı elleri...
Dilek Mai...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder